Avrupa Birliği (AB), 10 yıl içinde konut fiyatları ve kiraların ortalama yüzde 60 artmasıyla derinleşen tarihi bir konut kriziyle mücadele ediyor. Avrupa Komisyonu, bu krizi aşmak için "uygun fiyatlı konut" inşasını teşvik edecek ve kullanılmayan fonları bu alana yönlendirecek yeni bir plan hazırlığında. Paketin en dikkat çekici maddelerinden biri de Airbnb gibi kısa süreli kiralama platformlarına kısıtlama getirilmesi.

Teslim Edilen Dairede Ayıplı (Kusurlu) İşçilik Var! Yasal Haklarınız Nelerdir?
Teslim Edilen Dairede Ayıplı (Kusurlu) İşçilik Var! Yasal Haklarınız Nelerdir?
İçeriği Görüntüle

Kriz Ekonomik Boyutta

Eurostat verilerine göre, AB genelinde konut fiyatları 2015'ten 2025'e kadar yüzde 60,5 oranında arttı. Bu artış, özellikle gençler ve düşük gelirli gruplar için barınmayı erişilmez hâle getirirken, sosyal eşitsizliği derinleştiriyor ve popülizmi besliyor. Avrupa Konseyi, krizin artık sadece sosyal değil, doğrudan ekonomik bir meseleye dönüştüğünü vurguluyor.

Komisyon'un Çözüm Paketi

Avrupa Komisyonu’nun hazırladığı "uygun fiyatlı konut" paketi, iki ana sütun üzerine inşa ediliyor:

  1. Fonların Seferber Edilmesi: Konut yatırımlarını kolaylaştırmak ve özellikle kullanılmayan uyum fonlarını sosyal konut inşasına aktarmak.

  2. Kısa Süreli Kiralamalara Kısıtlama: Turistik şehirlerde fiyatları artıran ve yerli halkı merkezlerin dışına iten Airbnb ve benzeri platformlara karşı AB genelinde bağlayıcı kurallar getirmek.

Bu yeni "Konut Portföyü", Danimarkalı sosyal demokrat komiser Dan Jorgensen tarafından yönetiliyor.

Turistik Kiralamalar Mercek Altında

Kısa dönemli kiralamalardaki artış, krizin önemli nedenlerinden biri olarak görülüyor. 2024’te AB genelinde bu platformlar üzerinden gerçekleşen konaklama sayısı yüzde 18,8 artışla 854 milyona ulaştı. Bu konaklamaların yüzde 85’i sadece 10 ülkede gerçekleşirken; Fransa (yüzde 22,5), İspanya (yüzde 19,9) ve İtalya (yüzde 14,8) başı çekti.

Komisyon'un konut politikalarına müdahalesi, üye ülkeler arasında bir "yetki tartışması" başlattı. Paris ve Berlin gibi başkentler, bu adımı "ulusal yetki ihlali" olarak değerlendiriyor.

Ancak AB Konseyi Başkanı António Costa, Komisyon’un bu konuda "tamamlayıcı rol" üstlenebileceğini savunarak, "En azından ulusal ve yerel otoritelere daha iyi çalışmaları için düzenleyici araçlar sunabiliriz" dedi. Costa ayrıca, Next Generation EU fonlarının bir kısmının da sosyal konut projelerine yönlendirilmesini önerdi.

Avrupa Konseyi, Komisyon'dan kapsamlı planı hızla sunmasını isterken, AB'nin 2026 yılından itibaren konut krizini siyasi ve ekonomik öncelikler listesinin üst sıralarına taşıması bekleniyor.