Anayasa Mahkemesi (AYM), belediyelerin yapı ruhsatı işlemleri sırasında talep ettiği ve sıkça tartışmalara neden olan "teknik altyapı bedeli" uygulamasını, mülkiyet hakkına orantısız bir müdahale olduğu gerekçesiyle iptal etti. Resmi Gazete'de yayımlanan karar, 9 ay sonra yürürlüğe girecek.

İnşaat sektörünü ve yeni konut sahibi olmak isteyen vatandaşları yakından ilgilendiren bir karara imza atan Anayasa Mahkemesi, belediyelerin imar planına sahip parsellerde yapı ruhsatı düzenlerken istediği "teknik altyapı bedeli" uygulamasını sonlandırdı. Yüksek Mahkeme, bu bedelin hesaplanmasına ilişkin yasal çerçevenin belirsiz olduğuna dikkat çekerek, uygulamanın mülkiyet hakkını ihlal ettiğine oybirliğiyle hükmetti.

Gerekçe: Mülkiyet Hakkına Sınırlama

Karara konu olan düzenleme, İmar Kanunu'nun 23. maddesinde yer alıyordu. Bu madde, parselasyon planları onaylanmış ancak yol, su ve kanalizasyon gibi teknik altyapısı henüz tamamlanmamış yerlerde, belediyenin izniyle ve belirlenen projelere uygun olarak, bedelin %25'ini peşin ödeyenlere yapı ruhsatı verilmesini sağlıyordu.

200 milyon TL'lik yatırımla Alaşehir'in su sorunu çözülüyor
200 milyon TL'lik yatırımla Alaşehir'in su sorunu çözülüyor
İçeriği Görüntüle

Ancak uygulamada belediyeler, bu maddeyi geniş yorumlayarak altyapısı tamamlanmış bölgeler de dahil olmak üzere neredeyse tüm yapı ruhsatı başvurularından bu bedeli talep etmeye başlamıştı. Bu durum, çok sayıda itiraza ve davaya konu oluyordu.

Anayasa Mahkemesi, yaptığı incelemede, kanun maddesinin "teknik altyapı bedelinin" nasıl hesaplanacağına dair herhangi bir ölçüt belirlemediğini ve bu durumun idareye sınırsız bir yetki tanıdığını vurguladı. Kararın gerekçesinde, "Ödenmesi öngörülen teknik altyapı bedelinin hesaplanmasına ilişkin olarak herhangi bir ölçüt belirlenmeksizin yürütme organına sınırları ve kapsamı belirli olmayan bir yetki tanınmasının mülkiyet hakkının kanunla sınırlanması ilkesiyle bağdaşmadığı sonucuna varılmıştır" ifadelerine yer verildi. Yüksek Mahkeme, temel hakları sınırlayan kanunların temel esasları, ilkeleri ve çerçeveyi net bir şekilde belirlemesi gerektiğini hatırlattı.

Danıştay da Uyarmıştı

Daha önce Danıştay da benzer konularda verdiği kararlarda, altyapısı zaten mevcut olan yapılaşmış alanlarda bu bedelin talep edilemeyeceğini belirtmişti. Danıştay, mevcut altyapının yenilenmesi veya genişletilmesi durumunda ise belediyelerin 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu çerçevesinde "harcamalara katılma payı" alabileceğine dikkat çekmişti.

AYM'nin bu son kararı, Danıştay'ın içtihatlarını destekler nitelikte olup, belediyelerin keyfi ve yasal dayanaktan yoksun bedel taleplerinin önüne geçmeyi hedefliyor.

Oybirliği ile alınan iptal kararı, yasama organına yeni bir düzenleme yapması için zaman tanımak amacıyla 9 ay sonra yürürlüğe girecek. Bu süre zarfında, belediyeler mevcut uygulamaya devam edebilecek ancak 9 aylık sürenin sonunda "teknik altyapı bedeli" adı altında herhangi bir ücret talep edemeyecekler. Mevcut altyapının geliştirilmesi için ise "katılma payı" uygulaması devam edecek.