Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), yılın üçüncü çeyreğine ilişkin "İnşaat Sektörü Analizi Raporu"nu yayımladı. Rapora göre, Türk inşaat sektörü bu yılın ilk 9 ayında yurt dışında 9,2 milyar dolar değerinde 128 yeni proje üstlenerek uluslararası alandaki güçlü konumunu korudu.
Raporda, 9 aylık dönemde yurt dışında en fazla iş üstlenilen ülkeler de detaylandırıldı. Bu dönemde 4 milyar dolarlık proje bedeli ile Romanya ilk sırada yer aldı. Romanya'yı 1 milyar dolarlık proje hacmiyle Irak takip etti. Sektörün bu başarısı, küresel ölçekteki jeopolitik risklere, yüksek maliyetlere ve finansal sıkılaşmaya rağmen elde edildi. Dünyanın en büyük inşaat firmaları arasında yer alan Türk firmalar, sektörün küresel risklere rağmen elde ettiği bu başarıda kilit bir rol oynadı.
Yurt İçinde Sektör Büyümesini Sürdürüyor
TMB'nin raporuna göre, inşaat sektörü yurt içinde de büyüme ivmesini korudu. Sektör, yılın ikinci çeyreği itibarıyla üst üste 11 çeyrek büyüme kaydetti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine atıfta bulunulan raporda, inşaat harcamalarının nominal olarak yüzde 48,1 artarak 2,29 trilyon liraya ulaştığı ve reel olarak yüzde 20,2 yükseldiği aktarıldı.
Sektördeki ekonomik aktivitenin arttığına işaret eden ciro endeksi verileri de raporda yer aldı. Ağustos ayı itibarıyla toplam ciro endeksi yıllık yüzde 36,7 artarken, inşaat ciro endeksi yüzde 53,2'lik güçlü bir yükseliş gösterdi. Bu dönemde bina inşaatı endeksi yüzde 26,6, bina dışı yapıların inşaatı yüzde 17,4 ve özel inşaat faaliyetleri yüzde 25,1 artış kaydetti.
Raporda, yurt içi büyümenin büyük ölçüde kamu kaynaklı yatırımlardan destek bulduğuna dikkat çekildi. Özel sektörün zayıf talep karşısında temkinli davrandığı ve konut talebinde kredi koşullarının sınırlayıcı etki yarattığı belirtildi. Bu durumun, büyümenin sürdürülebilirliği konusunda belirsizlik yarattığı ifade edildi. Aynı dönemde gayrimenkul sektörü ise yüzde 2,6 büyüyerek zayıf bir performans sergiledi.
Yüksek Faizler Özel Sektör Yatırımlarını Erteliyor
Sektörde faaliyet gösteren firmaların en önemli sorunlarından birinin yüksek maliyetli ve kısıtlı finansman koşulları olduğu vurgulandı. Özellikle konut kredi faizlerinin yüksek seyretmesinin, özel sektör yatırımlarının yavaşlamasına ve yeni projelerin ertelenmesine yol açtığı kaydedildi. Raporda, Türkiye'de kamu destekli projelerin, üretim ve istihdam açısından dengeleyici bir rol oynadığı ifade edildi.
Raporda ayrıca, şantiye şeflerine ilişkin dijital izleme uygulamalarının hedeflendiği aktarıldı. Bu yeni sistemle günlük ilerleme, kullanılan iş makineleri ve çalışan sayısının kayıt altına alınması planlanıyor. Bu adımın, sektörde dijital dönüşüm, şeffaflık ve verimliliğin artırılması açısından önemli olduğu değerlendirildi.
